*Beynin, kelimeyi bir bütün olarak değil de, ses dizimine bağlı olarak algıladığı, (Gh. Wettstein, Badour, 2006)
*Çocukların kendi kendilerine ses bilincini edinemedikleri, ses bilincinin bir plan dahilinde öğretilmesi gerektiği, (Riben, Perfetti, 1989)
*Alfabetik dillerde ses bilinci eğitiminin zorunlu bir öncelik olduğu, hatta bunun öğrenmenin kalbi olduğu, (Ziegler, Goswami, 2005)
*Ses bilinci çalışmalarına çok erken yaşlarda başlanması gerektiği, (Stanke, 2001)
*Sözlü dil ile yazılı dil arasında vazgeçilmez bir ilişki olduğu,
(Bentolila, Gombert, 2005).
*Ses-şekil (harf) ilişkisini keşfetmenin zorunlu olduğu, ortaya çıkmıştır. (Sprenger, Charolles, 2003)
*İngilizcede yaklaşık % 84 SES UYUMU vardır. (Approximately % 84 of English words are phonetically regular. (Wiley Blevins, 1998)
*Türkçenin 2004 yılına kadar yanlış teknik, yöntem ve yaklaşımla öğretimi de, hedef dildeki ‘Kemikleşmiş Hataların’ düzeltilmesini geciktirmiştir, geciktirmektedir. Çünkü anadil öğretimi, yabancı dil öğretiminin en önemli yan unsurlarından biridir. (Sedat Erdoğan, 2012)
Aktif Ziyaretçi | 2 |
Bugün Toplam | 72 |
Toplam Ziyaret | 1284821 |