Dilin
hammaddesi, temel yapı taşı olan ‘ses’, ülkemizde sadece telaffuz olarak
algılanmaktadır, görülmektedir. Doğru telaffuz, temel malzemesi ses olan dilin,
ancak ve ancak yan unsurudur. ‘Ses’, ise dili meydana getiren ana unsurdur. Dil
ile ilgili diğer tüm olaylar ise yan unsurdur. Tüm yan unsurlar gücünü ana
unsurdan alır. Okuma, yazma, konuşma, dinleme... becerilerinin özü sestir.
‘Ses’ sadece konuşmayı (telaffuzu) etkiler demek, gerçek İngilizceden veya
bilimden uzaklaşmaktır. Başka bir ifadeyle, İngilizcenin sadece tek yönüne
odaklanmak demektir. ‘Ses bilinci’ okuma, yazma ve dinlemeyi en az konuşmayı
etkilediği kadar etkiler. Sayılar
nasıl matematiğin her dalını etkiliyorsa, ‘sesler’ de dilin her yönünü etkiler. Bir
dilin kendine özgü ‘sesleri’, o dilin anayasasını oluşturur. Bir ülkeyi ayakta
tutan o ülkenin anayasasıdır, bir dili ayakta tutan o dilin sesleridir.
Aktif Ziyaretçi | 1 |
Bugün Toplam | 46 |
Toplam Ziyaret | 1253244 |